Yazar Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın sevilen romanı olan Cadı, sinemaya uyarlandı. Yazarın Şık, Gulyabani, Kuyrukluyıldız Altında İzdivaç romanlarından sonra en çok okunan Cadı, beyazperdede sinemaseverlerle buluşacak. Filmin vizyona gireceği tarih ise 26 Nisan…
Erman Bostan’ın senaryosunu yazıp yönettiği filmin yapımcılığını WOW STUDIOS üstlendi.
Filmde, Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküş günlerinde, Naşit Nefi Efendi ile zorla evlendirilen genç dul Fikriye’nin, yaşadığı köşk hakkındaki cadı söylentilerinin ardındaki gizemi çözmeye çalışırken gelişen gerilim dolu olaylar anlatılıyor.
Naşit Nefi Efendi’yi Furkan Andıç, Fikriye’yi Buse Meral’in oynadığı filmde ayrıca Çağdaş Onur Öztürk, Süreyya Kilimci, Elif Ürse, Manolya Maya, Hüseyin Soyaslan, Cengiz Orhonlu, Dilara Duman, Yağız Ata Dinçer, Ekin Pasvanoğlu ve Nur Sürer yer alıyor.
Filmin müziklerinde Ercüment Orkut, Cem Tuncer ve Sabina Khujaeva’nın imzası bulunuyor.
Cadı neyi anlatıyor
Kocasının ölümüyle dul kalan Fikriye Hanım için çöpçatanlar işe koyulurlar. Bulabildikleri talip, birkaç kez evlenmiş ve rahmetli ilk karısından kalan iki çocuğuyla büyük bir yalıda yaşayan Naşit Nefi Efendi’dir. Ancak bu varlıklı talibin bir kusuru vardır: Çocuklarının annesi Binnaz Hanım hortlamıştır.
Cadı, Hüseyin Rahmi’nin gulyabani, hortlak gibi doğaüstü varlıkları konu edindiği Garaib Faturası Külliyatı’nın ikinci romanıdır. Külliyatın ilk romanı Gulyabani ’de olduğu gibi, bu romanda da halkın batıl inançları konu edilir. Hüseyin Rahmi bu kez merkeze ruh kavramını oturtarak spiritüalizme karşı, metafizik ve felsefi açıdan bir tartışma da yürütür.
Sayfa: 192
Eserleri sinemaya uyarlandı
Mehmet Sait Paşa’nın desteğiyle bu kitabı Tercüman-ı Hakikat gazetesinde dizi halinde yayınlandı. 1976 yılında Ertem Eğilmez’in yönetmenliğini yaptığı Süt Kardeşler adlı filmi, Gürpınar’ın Gulyabani adlı romanından uyarlanmıştır.
Natüralizm akımının temsilcisi
Gürpınar’ın kendine özgü bir üslubu vardır. Natüralizm akımının temsilcilerindendir. Keskin bir gözlem gücüne sahiptir. Dili sadedir.
Toplumun çeşitli sınıf ve tabakalarına mensup kişilerin belirli özelliklerini ustalıkla ortaya koymasının yanı sıra olayları abartılı olmayan bir güldürü ve anlatım rahatlığıyla okuyucuya sunar.
Hüseyin Rahmi Gürpınar, 1908’de II. Meşrutiyet’in ilanının ardından resmi görevinden ayrılarak kendini tümüyle yazarlığa verdi.
Toplumcu, gerçekçi bir anlayışa sahiptir. Hüseyin Rahmi Gürpınar 8 Mart 1944 yılında Heybeliada’da hayatını kaybetti. Eserleri günümüzde de değerini ve özgünlüğünü korumaktadır.